PSİKİYATRİ BURSA

"Mutlu İnsan için..."

Uzm. Dr. Mustafa Canbazoğlu

Psikiyatri Uzmanı - Psikoterapist

(0224) 246 03 46

 

DEHB

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)

DEHB Nedir?

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu, benzer bir gelişim düzeyindeki bireylerde gözlenene kıyasla daha sık ve şiddetli seyreden kalıcı ve sürekli bir dikkatsizlik ve/veya hiperaktivite-dürtüsellik ile tanımlanan tıbbı bir hastalıktır. DEHB olarak da bilinen Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu milyonlarca çocuk ve erişkini etkilemektedir. En yaygın olarak çocuklarda görülen bu hastalığa ilk tanı genellikle ilkokul yıllarında koyulmaktadır. Günümüzde, çocukluk çağındaki nüfusun yaklaşık %3-7'sini etkilemekte, erkek çocuklarda kız çocuklara kıyasla 3-4 kat daha fazla tanı koyulmaktadır.

Gereken dikkat verilmediğinde, DEHB ergenlik ve erişkinlik döneminde de devam edebilmektedir. Araştırmalar, erişkinlerin yaklaşık %2-4 gibi yüksek bir oranda görüldüğüne işaret etmektedir. Cinsiyet oranı 2'ye 1 veya daha düşük oranda olup, erkeklerde DEHB bulunma olasılığı kadınlara kıyasla daha yüksektir. Semptomlar ergenlik ve erişkinlik döneminde çoğu zaman daha düşük şiddette seyretmektedir. Profesyoneller arasında, çocukların erişkinlik dönemine kadar DEHB'i “atlattığı” yönündeki yaygın inanış yanlıştır. Burada en önemli nokta, çocukluk çağında doğru tanı ve etkili tedavidir; bu, benlik saygısını arttırmaya, akademik ve sosyal becerileri geliştirmeye, davranış sorunlarını düzeltmeye ve DEHB'in erişkinlik dönemindeki uzun süreli etkilerini azaltmaya yardımcı olabilir. Haberdarlığın artmasına karşın, DEHB hala yeterli ölçüde fark edilmemekte ve etkilenen bireylerin yarıdan azı uygun tanı almaktadır. Tanı konulanların ise çok azı uygun tedavi almaktadır.

DEHB Belirtileri Nelerdir?

DEHB olan kişilerin dikkati toparlama, sakin durma ve dürtülerini kontrol etme zorlukları vardır. Çok çabuk sıkılabilirler, sürekli olarak huzursuz ve öfkeli halleri vardır. Okul, ev ve arkadaş ortamında bu sürekli yıkıcı davranışlar her tür aktiviteye katılmalarını engeller. Bu belirtiler sonucunda, DEHB olan çocuklar ve ergenler okulda istenilenleri tam yapamazlar ve normal ya da normalin üzerindeki zekâlarına rağmen çoğunlukla başarısızdırlar. Ayrıca, DEHB olan kişilerin çoğunluğu arkadaş edinemez ve arkadaşlıklarını sürdüremez; bu nedenle de kendilerini sıklıkla yalnız ve yanlış anlaşılmış hissederler.

Burada çok önemli olan nokta bu belirtilerin sadece görev ve sorumluluk alanında olmasıdır. Bilgisayar, televizyon veya kişinin sevdiği bir şeye dikkat eksikliği olmaz. Bunun bilinmesi son derece önemlidir. Diğer çok önemli bir konu ise Dikkat Eksikliği olan bireylerin çok önemli bir bölümünde hiperaktivite görülmediğinin bilinmesidir. Dikkat Eksikliği olan bireylerin bir kısmında hiperaktivite görülmediği gibi bazı Dikkat Eksikliği olan bireylerin çok durgun ve içe kapanık olabilecekleri unutulmamalıdır.

Doğru tanı konulması halinde DEHB belirtileri tedavi edilebilir ve kontrol altına alınabilir. DEHB'nin belirtilerinin anlaşılması tedaviye yardımcı olacaktır.

DEHB'nin olası belirtileri 2 kategoriye ayrılabilir:

Dikkatsizlik Belirtileri

Hiperaktivite/İmpulsivite Belirtileri

1. Genellikle ayrıntılara özel bir dikkat gösteremez ya da okul derslerinde, işte ya da diğer aktivitelerde dikkatsizlik hataları yapar.

1. Genellikle elleri ayaklarını sürekli oynatır ya da oturduğu yerde kıpırdayıp durur.

2. Genellikle ödev ya da oyun faaliyetlerinde dikkatini sürdürmede zorlanır.

2. Sınıfta ya da oturur durumda durması gereken diğer ortamlarda yerinden kalkar.

3. Genellikle doğrudan ona konuştuğunuzda dinlemiyor gibidir.

3. Uygun olmayan ortamlarda genellikle abartılı bir biçimde sağa sola koşar ya da tırmanır (ergenler ve erişkinlerde, bu durum öznel huzursuzluk duygularıyla sınırlı olabilir).

4. Genellikle talimatları izlemez ve okul ödevlerini, iş ortamındaki sıradan işleri yapmada ya da görevlerini yerine getirmede zorlanır (nedeni zıtlaşma davranışı ya da talimatları anlayamama değildir).

4. Genellikle boş zamanlarında aktiviteler ya da oyunlarla sakin bir halde meşgul olmada zorlanır.

5. Genellikle görev ve aktivitelerini organize etmede zorlanır.

5. Sürekli “gidecekmiş gibi”dir ya da hep “motor takılmış gibi” hareket eder.

6. Genellikle zihinsel gücün sürekli korunmasını gerektiren görevlerden kaçınır, bu tür işlerden hoşlanmaz ve katılmada isteksizdir (okul ödevi ya da ev ödevi gibi).

6. Genellikle aşırı konuşur.

7. Ödevler ya da aktiviteler için gerekli olan eşyalarını genellikle kaybeder (örn; oyuncaklar, okuldan verilen ödev, kalemler, kitaplar ya da araç gereçler)

7. Genellikle daha soru tamamlanmadan hemen yanıt verir.

8. Dış uyarıcılar kolaylıkla dikkatini dağıtabilir.

8. Genellikle sırasını beklemede zorlanır.

9. Günlük aktivitelerini gerçekleştirmeyi genellikle unutur.

9. Genellikle başkalarının sözünü keser ya da müdahale eder.

 

DEHB tanısı koymak karmaşıktır ve anne, baba, doktor ve öğretmen gibi pek çok kaynaktan bilgi edinilmesini gerektirir. Tanı anne baba ve öğretmenler tarafından gözlemlenen karakteristik davranışlar raporuna (en az altı aylık bir süre için) göre belirlenir ve doktorun çocuğu muayenesine ek olarak çocuktan gelen bilgileri içerir.

DEHB Tanısı Nasıl Konur?

DEHB tanısı karmaşık bir süreçtir ve DEHB belirtilerinin sayısı, devamlılığı ve öyküsüne ve bunların günlük işlevselliği ne ölçüde engellediğine dayanır. Ayrıca, belirtilerin diğer olası nedenlerini saf dışı bırakmak için fizik muayene ve birçok kişiden edinilen bilgilerin değerlendirilmesi de gerekmektedir.

Tanı Kriterleri ve DEHB Tipleri Nelerdir?

Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı (DSM-IV) DEHB tanısı koymak için bazı ölçütler sağlamaktadır.

Bu ölçütler aşağıdakileri gerektirmektedir:

  • Yukarıdaki tabloda sıralanan en az 6 dikkatsizlik belirtisi ve/veya en az 6 hiperaktivite/dürtüsellik belirtisi en az 6 ay süreyle devam etmiş olmalıdır ve bunlar benzer bir gelişim düzeyindeki bireylerde tipik olarak gözlenenden daha sık ve şiddetlidir.
  • Bu belirtilerden bazıları yedi yaşından önce bulunmalıdır.
  • Bu belirtilerden bazıları en az 2 ortamda bulunmalıdır (örn. okulda/işte ve evde).
  • Kişinin günlük yaşamda işlev görme yeteneğinde anlamlı bozukluğun net bulguları vardır.

Bir veya daha fazla temel belirtinin (yani, dikkatsizlik, hiperkativite/dürtüsellik) baskınlığına bağlı olarak, üç DEHB tipi tanımlanmıştır.

  • Dikkatsizliğin Önde Geldiği Tip: eğer 6 veya daha fazla dikkatsizlik belirtisi (ancak 6'dan daha az hiperaktivite/dürtüsellik belirtisi) en az 6 ay süreyle devam etmişse. Bu tip, dikkat eksikliği bozukluğu ya da DEB olarak da bilinmektedir.
  • Hiperaktivite-Dürtüselliğin Önde Geldiği Tip: eğer 6 veya daha fazla hiperaktivite-dürtüsellik belirtisi (ancak 6'dan daha az dikkatsizlik belirtisi) en az altı ay süreyle devam etmişse.
  • Bileşik Tip: eğer 6 veya daha fazla dikkatsizlik belirtisi ve 6 veya daha fazla hiperaktivite-dürtüsellik belirtisi en az altı ay süreyle devam etmişse. Bu, çocuklarda ve ergenlerde en sık görülen DEHB tipidir.

DEHB tanısı koymak uzmanlık, zaman ve çaba gerektirmektedir.

Bir çocuğun ya da ergenin DEHB olup olmadığının belirlenmesi yalnızca belirtilere dayanmamalıdır; DEHB konusunda uzmanlığa sahip bir çocuk/ergen psikiyatri uzmanı ya da psikiyatrist tarafından yürütülen bir değerlendirmeyi de gerektirmektedir. Bu uzmanlar, kapsamlı bir fizik muayene ve ebeveynler ile öğretmenlerden edinilen bilgilerin değerlendirilmesiyle birlikte, çocuğun davranışını değerlendirerek tanı koymaktadır. Ayrıca, işitme ve görme sorunları, anemi, alerji, tiroit gibi tıbbi sorunlar ya da beslenme sorunları ve muhtemel gelişimsel güçlükler dışlanmalıdır.

DEBH tanısı koymada bir güçlük de, birçok belirtinin diğer durumsal/çevresel stres etmenlerinden kaynaklanabilmesi ya da diğer birçok psikiyatrik ve mental bozuklukla ortak özellikler taşımasıdır. Örneğin, okul değiştirme, bir başka bölgeye taşınma, boşanma ya da iş bulma güçlükleri gibi olayların neden olduğu belirtiler DEHB belirtileriyle karıştırılmamalıdır. Öğrenme güçlükleri, davranış sorunları, duygudurum veya anksiyete bozuklukları gibi mental bozukluklar belirtilerin potansiyel nedenleri olarak bertaraf edilmelidir. DEHB ailelerde süregelme eğilimi gösterdiğinden, ailesel tıbbi öykü çocuğun tıbbi durumuna ilişkin ipuçları verebilir.

Tanıya yardımcı olmak için, Davranış Derecelendirme Ölçekleri kullanılabilir ve ebeveynler ile öğretmenler tarafından doldurulabilir. Bu derecelendirme ölçekleri çocuğun evde ve okulda diğer çocuklara kıyasla nasıl işlev gördüğünü belirlemeye yardımcı olmaktadır.

Erişkinlerde DEHB Tanısı ve Belirtileri Nasıl Olur?

Bir erişkinin DEHB olup olmadığının belirlenmesi yetkin bir uzman tarafından (psikiyatrist) kapsamlı bir değerlendirmeyi gerektirmektedir. Bu, mevcut belirtilerin değerlendirilmesine ek olarak çocukluk çağındaki akademik ve davranışsal öykünün incelenmesini de içermelidir.

Büyük çoğunlukla, DEHB olan erişkinlere çocukluk çağında gerektiği gibi tanı koyulmamıştır. Bu hastalığın kalıtımsal olduğu düşünüldüğünden, DEHB sıklıkla erişkinlerde çocuklarına tanı koyulduktan sonra ilk kez fark edilmektedir. Erişkinlerin DEHB açısından değerlendirilmesinde bazen başka belirti kontrol listeleri kullanılmakla birlikte, günümüzde en geçerli olan DSM-IV ölçütleridir. Azalma eğilimi gösteren hiperaktvitenin dışında, huzursuzluk, dikkat ve organizasyonda güçlükler, dürtüsel olma ve sosyal güçlükler gibi birçok DEHB belietisi erişkinlik yıllarında da devam etmektedir. DEHB olan erişkinlerin dikkati kolaylıkla dağılmakta, dikkatini sürdürme ve önceden plan yapma güçlükleri yaşamakta ve işleri tamamlayamayabilmektedirler. Çoğu zaman duygu durumu dalgalanmaları vardır ve hemen sinirlenirler. Bunun bir sonucu olarak, DEHB olan bazı erişkinler kariyer güçlükleri yaşayabilmektedir.

Erişkinler için DEHB durumunuzu test etmek için buraya tıklayın.

DEHB Nedenleri Nelerdir?

Bilim adamları DEHB'nin tek bir nedenden kaynaklanmadığı konusunda hemfikirler. DEHB'yle ilişkili olduğu sanılan etkenler genetik ve çevreseldir. DEHB'nin nedenleri çok açık olmasa da, DEHB olan kişilerin beyin işlevlerinde bazı anormallikler olduğunu ortaya koyan beyin görüntüleme yöntemlerinin kullanıldığı çalışmalar yeterince kanıt sunmaktadır.

Beynin anormal işleyişi

Beynin kimyasal aktivitesini gösteren radyoaktif bir madde kullanan beyin görüntüleme yöntemi olan PET'in (positron emission tomografisi) kullanıldığı çalışmalar sağlıklı kişilerle DEHB olan kişiler arasında önemli farklar olduğunu ortaya koymuştur. DEHB'ye yol açan altta yatan fizyolojik mekanizma hala tam olarak anlaşılamamıştır. Kimyasallarda ya da daha kesin olarak açıklamak gerekirse beyindeki mesajları ileten nörotransmiterlerde dengesizlik olduğu varsayılmaktadır. PET taramalarının bir araştırma cihazı olarak kullanıldıkları ve bunların tanı amacıyla kullanılmaya uygun olmadıklarını not etmek gerekir.

Genetik ve çevresel etkenler

DEHB kalıtsal biyokimyasal koşullardan, fetüsün beyninde dikkat ve hareketi kontrol eden alanları etkileyen anormal gelişimden, toksinlerden (örn: kurşun), gelişme bozukluklarından ve diyetten kaynaklanabilmektedir. Ayrıca beyin hasarına yol açan kafa yaralanması da DEHB'yi tetikleyen bir faktör olabilir. DEHB'nin genelde aile bireylerinde ortaya çıkması genlerin bu hastalıkta rol oynayabileceğine işaret etmektedir. İkizler, evlat edinilmiş çocuklar ve aile popülâsyonlarında yapılan araştırmalardan DEHB'de genetik rolü destekleyen güçlü kanıtlar edilmiştir. Bu çalışmalarda, DEHB olan anne babaların yaklaşık yarısının bu hastalığı taşıyan çocuklara sahip oldukları belirlenmiştir. DEHB olan çocukların % 10 ila %35'inde DEHB olan birinci derece akrabası vardır. DEHB'nin aşırı şeker tüketimi, gıda katkı maddeleri, çok fazla televizyon izleme ya da anne baba ilgisinin eksikliği gibi nedenlerden kaynaklandığı yönünde halk arasında yaygın olan görüşler araştırmalar tarafından desteklenmemektedir.

DEHB Çocuğun Yaşamını Nasıl Etkilemektedir?

Sosyal düzlemde, DEHB olan çocuklar çoğu zaman otorite figürleri ve akranlarıyla uygun ilişkiler kurmada güçlük yaşamaktadır. Bu bozukluk yalnızca tanı koyulan çocuk üzerinde değil, ailesi üzerinde de büyük bir etkiye sahiptir. DEHB olan bir çocuk çoğu zaman itaatsiz ya da “dayatmacı” olarak yaftalanabilmektedir. Bunun nedeni çoğunlukla dikkati sürdürmedeki güçlükler ve bir konuşmanın veya talimatların önemli kısımlarını kaçırmasıdır. DEHB tarafından örselenen bir çocuk çoğu zaman kendisine adil davranılmadığını hisseder. Kimi durumlarda bu doğru olabilmektedir. Örneğin, sınıfta tüm çocuklar haylazlık yapmaktadır ve aniden öğretmen geri döner. DEHB'li çocuğun dışındaki tüm çocuklar hemen yerlerine otururlar. DEHB'li çocuk öğretmenin sınıfa girdiğini görmeyebilir ve gördüğünde de uygunsuz davranışı hemen kesemez. Sonuçta yalnızca DEHB'li çocuk öğretmen tarafından yakalanır ve suç üstüne kalır. DEHB çocukluk çağındaki arkadaşlıkları ve akranlarla ilişkileri çok güçleştirebilmektedir. Akranları tarafından reddedilmek ya da yakın arkadaşlarının olmaması, bu çocukların çoğunun çoğu zaman kendilerini yalnız hissetmeleri ve yanlış anlaşılmaları gerçeğine katkıda bulunmaktadır. Bazı durumlarda, bu çocuklar aynı zamanda ergenlik döneminde anksiyete, duygu durumu bozuklukları, madde kötüye kullanımı ve suç işleme açısından da daha yüksek risk altında olabilmektedirler. DEHB'in sosyal sorunlara nasıl katkıda bulunduğu tam olarak anlaşılmamıştır. Bir dizi araştırma, dikkatsizliğin önde geldiği DEHB'si olan çocukların akranları tarafından utangaç ya da içine kapanık olarak algılanabildiğini göstermektedir. Araştırmalar, dürtüsellik/hiperaktivite semptomları olan çocuklardaki saldırgan davranışın akranları tarafından reddedilmede anlamlı bir rol oynayabileceğini göstermektedir. Akranları tarafından reddedilmeye katkıda bulunabilen diğer faktörler bu çocukların zayıf dürtü kontrolü, sıralarını bekleyememe ve talimatları izleyememeleri ve aşırı konuşmalarıdır.

DEHB Okul Durumunu Nasıl Etkilemektedir?

Davranış sorunları, organizasyon bozukluğu ve öğrenme yetersizlikleri

DEHB belirtileri - yerinde oturma, dikkatini verme ve dinleme güçlüğü - okulu DEHB'li çocuk için zorlaştırabilir. DEHB olan çoğu çocuk ve ergenin normal veya normalin üzerinde zekâya sahip olmasına karşın, yüzde 40 ila 60'i ciddi öğrenme güçlükleri yaşamaktadır. Zayıf organizasyon, dürtüsellik/hiperaktivite ve dikkatsizlikten dolayı okuldaki başarılarında sorunları vardır. Bunun bir sonucu olarak, pek çok DEHB'li çocuk ve ergenin sınıf tekrarlama, okuldan çıkarılma ve düşük akademik başarı olasılığı daha yüksektir. Bereket, uygun eğitim uygulamaları ve ilaç tedavisi ve davranış tedavisini içeren tedavilerin doğru bileşimi ile bu sonuçlardan kaçınmak mümkündür.

Rutinler ve organizasyon DEHB'li çocuğun okul yaşamını kolaylaştırabilir

Organizasyon, yapı ve rutin, DEHB'li bireylerin yaşamlarında anahtar unsurlardır. Ebeveynler evde rutinler oluşturarak ve onlara düzgün, düzenli ortamlar sağlayarak DEHB'li çocuklarına yardımcı olabilirler. Çocuğa okul işlerini nasıl düzenleyebileceğini ve iç düzensizliğinin nasıl üstesinden gelebileceğini öğretebilirler. Örneğin, görsel hatırlatıcılar olarak günlük bir kontrol listesi ve yapışkan notların kullanılması ergenlerin okul işlerini düzenlemelerine yardımcı olabilir. Okul sonrası etkinliklere katılması çocuğun sosyal becerilerini ve benlik saygısını geliştirebilir ve fazla enerjiyi boşaltmaya yardımcı olabilir.

DEHB'in Çocuğun Ailesi Üzerindeki Etkisi Nasıl Olur?

Çocuğa DEHB tanısı koyulduğunda birçok ebeveyn tedirgin olabilir veya kafaları karışabilir, diğerleri ise çocuğun sorunlarının nedeni tanımlandığında bir ferahlama hissedebilir. DEHB'in “kötü ebeveynliğin” bir sonucu olmadığını ve belirtileri kontrol altına almaya yardımcı olacak çeşitli tedavilerin bulunduğunu öğrenmeleri ebeveynler için önemlidir. DEHB'li bir çocuğun ebeveyni olmak pek kolay bir iş değildir ve son derece zor ve stresli olabilmektedir. Sürekli olarak yüksek düzeyde ebeveynliğin gerekmesi aile yaşamı üzerinde çok büyük bir baskı oluşturabilir. DEHB'li çocuğu olan ailelerin artan düzeylerde ebeveyn asabiyeti, evlilik sorunları ve boşanma yaşadıkları bilinmektedir. DEHB'li bir kardeşle birlikte yaşamak ailenin diğer çocuklarını tedirgin edebilir. Bu çocuklardan bazıları bu duruma isyan ettikleri için itirazcı ve itaatsiz olabilirler. DEHB'li kişiler yaşamlarında yapı ve rutine gereksinim duyarlar. Tatiller, bayramlar ve diğer özel olaylar bu rutini bozabilir ve stresli durumlara yol açabilir. Ebeveynlerin neler olacağını çocuğa veya ergene önceden anlatmaları bundan kaçınmaya yardımcı olabilir. Ebeveynler çocuk fazla ajite olduğunda dikkatini başka yöne çekmeli ve aşırı enerjiyi boşaltma anlarını araya sokmalıdır.

Ebeveynler ve Bakıcılar Neler Yapabilir?

Ebeveynler ve bakıcılar doğru tanı koyulmasını ve çocuğun uygun bakımı almasını sağlamada yaşamsal bir rol oynamaktadır. Tanı sürecinde ebeveynler hemen sonuçlar çıkarmamaya dikkat etmelidir. Bir çocukta tek başına yüksek bir enerji düzeyi çocuğun DEHB'i olduğu anlamına gelmez.

Eğer ebeveynler DEHB'den kuşkulanıyorlarsa:

  • Hangi tip belirtilerin hangi durumlarda ortaya çıktığının bir kaydını tutmalıdır.
  • Öğretmenle temasa geçmelidir, çünkü onun sağlayacağı veriler son derece önemli olabilir.
  • DEHB konusunda uzmanlığı olan bir sağlık görevlisinden (çocuk ve ergen psikiyatrisi veya psikiyatri uzmanı) randevu almalıdır.

Çocuğa DEHB tanısı koyulduğunda, ebeveynler aşağıdakileri yaparak yardımcı olabilirler:

  • Bu bozukluk ve tedavileri konusunda doğru bilgiler edinmek.
  • Etkili ve uygun bir tedavi planının geliştirilmesi ve uygulanması.
  • Hangi ilaç tedavilerinin (doz dahil) alındığının ve çeşitli tedavilerin hangi etkilerinin olduğunun kaydını tutmak.
  • Çocuğa düzenli bir ortam sağlamak.
  • Çocuğun davranışını ve benlik saygısını iyileştirmek.
  • Çocuğa arkadaş edinmede yardımcı olmak.
  • Diğer DEHB'li çocuk ebeveynleriyle iletişim kurmak.
  • DEHB ile başa çıkmanın etkili yollarını öğrenmek.
  • Özellikle eğer yılgınlık hissetmeye başladıklarında, kendileri için destek ve danışmanlık almaya çalışmak.
  • Sabırlı olmak, çünkü tedavi uygulansa bile belirtilerin düzelmesi zaman alabilir.

Bazı ipuçları ebeveynlerin DEHB'li çocukla başa çıkmasına yardımcı olabilir:

  • Çocuğun davranışını ve benlik saygısını iyileştirmek için:
    • Eşinizle ve çocukla net ve tutarlı beklentiler, talimatlar ve sınırlar üzerinde önceden anlaşmaya varın.
    • Etkili bir disiplin sistemi kurun. Hatalı davranışa uygun ve tutarlı bir biçimde cevap verin ve olumlu davranışı ödüllendirin. Olumsuz davranışın karşılığını ve olumlu davranışın ödüllerini belirleyin.
    • En olumsuz davranışları değiştirmekle başlayın.
    • Her gün, ekstra pozitif dikkat harcayabileceğiniz bir “kaliteli zaman” dilimini çocuğunuzla birlikte geçirin.
    • Güçlü yönlerini açığa çıkararak ya da örneğin ona özel bir görev vererek, benlik saygısını iyileştirmesinde çocuğunuzu destekleyin.
  • Arkadaş edinmesinde çocuğa yardımcı olmak için:
    • Çocuğunuzu arkadaşlarıyla etkinliklere sokun.
    • Daha iyi sosyal beceriler geliştirmesine yardımcı olun ve diğer çocuklarla nasıl oynayacağı konusunda ona antrenörlük yapın.
    • Çocuğunuzun sağlayabileceği ilerleme ya da ortaya çıkabilecek sorunlar konusunda diğer ebeveynler, spor antrenörleri ve diğer ilgili kişilerle iletişim kurun.
  • Ebeveynlerin yardım için düşünebileceği diğer kaynaklar:
    • DEHB'li çocuklarda davranış yönetimi için beceri eğitimi veren kurslar.
    • DEHB ile ilgili deneyimleri paylaşmak için destek grupları.
    • Danışmanlık sağlayabilecek bir sosyal görevli ya da mental sağlık profesyoneli.

DEHB'li Çocukta Öğretmenin Rolü Nedir?

Bazı DEHB'li çocuklar ve ergenler bütün gün ya da günün bir bölümünde özel bir eğitim sınıfına yerleştirilebilir. Ancak, çocuğun ebeveynleri ile okul arasında iyi bir işbirliğinin olması koşuluyla, bu çocukların çoğu normal bir sınıfta kalabilir. Öğretmen DEHB'li çocuğun takibinde önemli bir rol oynar. Öğretmenlerle düzenli temas çocuğun davranışındaki değişiklikleri değerlendirebilmek için çok önemlidir. Sınıfta başa çıkabilmek için, çoğu zaman DEHB'li çocuğun kendi dikkatini ve davranışını kontrol edebilme tekniklerini öğrenmesi gerekmektedir. Öğretmen, örneğin olumlu desteklemeyi kullanarak çocuk veya ergenin davranışını nasıl yönetebileceğini ve değiştirebileceğini bilmelidir. Bunun yanı sıra, öğretmen, kurallar, organizasyon, rutine özel dikkatle iyi öğretme yöntemlerini kullanarak, öğrencilere ne öğreneceklerini önceden anlatarak, hem yazılı hem sözlü talimatlar vererek, talimatları gözden geçirerek, bir ödev için gereksinim duyacakları kitap ve materyali listeleyerek, görsel destek materyali sağlayarak da yardımcı olabilir. Tüm bu yöntemler düzensiz, dikkatsiz öğrencilerin okul işlerinin üstesinden gelmelerini kolaylaştırabilir ve başarmalarına yardımcı olabilir.

DEHB Tedavisi Nasıl Yapılır?

Herhangi bir DEHB tedavisinin amacı çocuğun günlük aktivitelerini ve öğrenmesini engelleyen istenmeyen davranışları değiştirmektir.

DEHB belirtilerinin tedavisi ve kontrolü için başlıca iki yaklaşım söz konusudur.

1. Davranışsal ve Bilişsel terapiler

2. İlaç tedavisi

Çocuklarda erken tanı ve uygun tedavi, olumlu sonuçları maksimum düzeye çıkarmanın ve DEHB'in erişkinlik dönemindeki uzun süreli olumsuz etkilerini minimum düzeye indirmenin anahtarıdır. İlaç ve davranış tedavisinden oluşan karma yaklaşım büyük bir klinik deneyde etkililik ve anne baba tatmini bakımından ölçüldüğünde en iyi dereceyi sunmuştur. Tedavi biçimleri tek tek ele alındığında ise DEHB konusunda en etkin tedavi yönteminin ilaç tedavisi olduğu görülmektedir.

Erişkin DEHB tedavisinde ilaç ve bilişsel davranışçı (BDT) yöntemlerin bir arada uygulanması en başarılı yöntemdir. Erişkinlerde DEHB distimi, depresyon ve anksiyete bozuklukları ile çok sık olarak birlikte görülebilir. Bu durumlarda bazen çoklu ilaç kullanımına gerek duyulabilir.

DEHB belirtilerini kontrol edebilen bir dizi ilaç vardır ve bunlar yaşam kalitesini gerçekten iyileştirebilmektedir. Bu tedavilerin de bir Doktor kontrolünde verilmesi gerekmektedir.

DEHB’in İlaçla Tedavisi

Çocuk ve ergenlerde DEHB tedavisinde ilk tercih edilen ilaç grubu merkezi sinir sistemi uyarıcılarıdır. Uyarıcılar arasında çok araştırılmış olanı ve ilk tedavi seçeneği olarak tercih edileni metilfenidattır. Bu ilacın kısa etkili ve uzun etkili formları vardır ve ilk tercih genelde uzun etkili olandır.

DEHB tedavisinde uyarıcılardan sonra seçilebilecek diğer önemli bir seçenek atomoksetindir. Bu ilaçlara dirençli olanlarda başka antidepresan ve uyarıcı ilaçlar verilebilir. DEHB ile birlikte belirgin davranış bozukluğu olanlara ilave antipsikotik ilaçlar verilebilmektedir.

DEHB İaçları Güvenilir midir?

30 yıla yayılan yüzlerce araştırma DEHB tedavisinde güvenilir ve etkin ilaçların ortaya konmasını sağlamıştır. Bu ilaçlar merkezi sinir sistemini (beyni) uyararak etki göstermektedir. Ayrıca, araştırmalar mevcut en iyi ilaçları kullanan DEHB olan kişilerde, yetersiz tedavi gören ya da hiç görmeyen kişilere kıyasla gelecekte madde kullanım riskinin daha düşük olduğunu göstermiştir.

DEHB Tedavisinde Yeri Olmayan Uygulamalar Nelerdir?

Bu konuda özelleşmiş kurumlar, öterler ve yapılan çeşitli araştırmalar DEHB tedavisinde yeterli bilimsel desteği olmayan uygulamaları (diyet tedavileri ve Biyofeedbeck uygulamaları gibi) önermemekte ve toplumu bu konuda uyarmaktadır. Psikiyatrist olmayan kişilerin DEHB tanısı koyup, konuşma terapisi veya özel eğitimle DEHB’i tedavi etme önerisi yanlıştır. DEHB tanısı Çocuk Psikiyatristi veya Erişkin Psikiyatristi tarafından konmalı ve tedavi programı psikiyatristin önerisine göre uygulanmalıdır.

Kaynaklar

  • Kaplan HI. Sadock BJ. Kaplan&Sadock Klinik Psikiyatri, Nobel Tıp Kitapevi 2004
  • Köroğlu E. Güleç C. Psikiyatri Temel Kitabı, HYB Basım Yayın, Ankara 2007
  • Öztürk O. Ruh Sağlığı ve Bozuklukları, Nobel Tıp Kitapevi 2004
  • Işık E. ve ark. Güncel Klinik Psikiyatri, Ankara 2008
  • Ercan ES. Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu, Doğan Kitap 2008
  • Ercan ES. ve ark. Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu Klinik Uygulama Kılavuzu, Türkiye 2008
  • Ercan ES. Erişkin Dikkat eksiliği Hiperaktivite Bozukluğu, Düşünce Basım ve Yayın Hiz. İstanbul 2010